zargana balığı

Kullanım örnekleri

zargana balığı
needle fish
icon arrow

needle

Part Of Speech: noun


Definition: A fine, sharp implement usually for piercing such as sewing, or knitting, acupuncture, tattooing, body piercing, medical injections, etc.

Example: The seamstress threaded the needle to sew on a button.


Definition: Any slender, pointed object resembling a needle, such as a pointed crystal, a sharp pinnacle of rock, an obelisk, etc.


Definition: A fine measurement indicator on a dial or graph, e.g. a compass needle.

Example: The needle on the fuel gauge pointed to empty.


Definition: A sensor for playing phonograph records, a phonograph stylus.

Example: Ziggy bought some diamond needles for his hi-fi phonograph.


Definition: A needle-like leaf found on some conifers.


Definition: A strong beam resting on props, used as a temporary support during building repairs.


Definition: (usually preceded by the) The death penalty carried out by lethal injection.


Definition: A text string that is searched for within another string. (see: needle in a haystack)

icon arrow

needle

Part Of Speech: verb


Definition: To pierce with a needle, especially for sewing or acupuncture.


Definition: To tease in order to provoke; to poke fun at.

Example: Billy needled his sister incessantly about her pimples.


Definition: To form, or be formed, in the shape of a needle.

Example: to needle crystals

icon arrow

fish

Phonetic: "/fɪʃ/"

Part Of Speech: noun


Definition: A cold-blooded vertebrate animal that lives in water, moving with the help of fins and breathing with gills.

Example: Salmon is a fish.


Definition: Any animal (or any vertebrate) that lives exclusively in water.


Definition: The flesh of the fish used as food.

Example: The seafood pasta had lots of fish but not enough pasta.


Definition: A card game in which the object is to obtain cards in pairs or sets of four (depending on the variation), by asking the other players for cards of a particular rank.


Definition: A woman.


Definition: An easy victim for swindling.


Definition: A bad poker player. Compare shark (a good poker player).


Definition: A makeshift overlapping longitudinal brace, originally shaped roughly like a fish, used to temporarily repair or extend a spar or mast of a ship.


Definition: A purchase used to fish the anchor.


Definition: A torpedo.


Definition: A paraphyletic grouping of the following extant taxonomic groups:


Definition: The thirty-fourth Lenormand card.

Ücretsiz İngilizce-Türkçe Çevirmen

İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!

Çeviri yazılımımızı diğer makine çevirmenlerinden farklı kılmak için çok yol kat ettik. Türkçe - İngilizce çevirmenimiz orijinal metnin anlamını ve cümlenin ana fikrini asıl amaçlandığı gibi korumak için tasarlanmıştır. Çevirmenimiz olabildiğince insandır. Ürünümüz en iyi gizliliği sağlar. Verilerinizi izlemiyor, satmıyor veya saklamıyoruz. Çevirileriniz size aittir. Transferler için kayıt ve ödeme gerekli değildir!Çevirinin anadilde gerçek anlamda ses çıkarabilmesi için dilsel doğruluğun yanı sıra kültürel özellikler ve bilginin de sağlanması esastır. Bu yüzden dilin nüanslarını bilen İngiltere'den tercümanlarla çalışıyoruz. Türkçe ve İngilizce tercümanlarımız, çeviride hiçbir şeyin kaybolmamasını sağlamak için sorularınızı yanıtlamak ve açıklamalar sağlamak için her zaman hazırdır. Tercümanımızın rekor sürede doğru çeviriler sunabilmesinden ve bunun hızlı, güvenli ve tamamen ücretsiz olmasından gurur duyuyoruz! Kullanıcılarımızı önemsiyoruz.